25 Nisan 2012 Çarşamba

Nou Camp'ta Real Madrid'den Sonra Chelsea Konuştu

Şampiyonlar Ligi yarı final ikinci maçında Barcelona ile Chelsea karşı karşıya geldi. İlk maçı Chelsea, Barcelona'nın adeta tek kale oynadığı maçta 1-0 galip geldi. Dün gene buna benzer bir karşılaşma daha izledik ve Chelsea 2-2'lik skorla finale adını yazdıran taraf oldu.
Barcelona bilindik oyununu oynuyor ve rakip takım üzerinde müthiş bir baskı uyguluyordu. Katalan'lar rakip takımı kendi sahasına gömdü adeta. Nitekim Lionel Messi'nin kaçırdığı birkaç golden sonra 35.dakikada Cuenca'nın asistiyle Sergio Busquets topu ağlara yolladı. Daha sonra Chelsea kaptanı John TerryAlexis Sanchez'e topsuz alanda yaptığı hareketle kırmızı kart gördü. Chelsea bu sefer iyice bocaladı ve 43. dakikada Messi'nin asistiyle Andres Iniesta 2. golü kaydeden isim oldu. Ardından Chelsea için her şey bitmiş derken Frank Lampard Barcelona defasının arkasına sarkan Ramires'i gördü ve topu onunla buluşturdu oda çok şık bir vuruşla kaleci Victor Valdes'i avladı ve Chelsea için ümitler tekrar doğdu. Artık Barcelona'nın tur atlaması için 2 farklı skora ihtiyacı vardı. İkinci yarıda Barcelona yine üstündü. 48.dakikada Didier Drogba, Fabregas'ı ceza sahası içerisinde düşürdü ve Barcelona penaltı kazandı. Topun gerisindeki Leo Messi topu direğe vurarak penaltıyı kaçırdı. Yinede Barcelona'nın oyun temposu düşmedi ve rakibine yüklenmeye devam etti fakat Chelsea defansını bir türlü geçemedi. Dakikalar ilerledi ve son dakikalarda herkes nefesini tutmuş Barcelona'yı izlerken birden kontra atağa çıkan Chelsea Fernando Torres'le Barcelona'yı yıkan golü buldu ve finalist Chelsea oldu.
Peki Barcelona'ya gene neler oldu. Üstelik rakip en iyi defans oyuncusunun gördüğü kırmızı kartla 10 kişi oynamasına rağmen. Katalan ekip son derece üstün ve harika bir maç çıkardı. Fakat Barcelona ne kadar iyi ne kadar muhteşem oynadıysa Chelsea Takımı'nın defansı da o derece savunma yaptı. Barcelona'nın hatası belkide 2 gol bulduktan sonra kolay bir karşılaşma olacağını düşünerek kontrolü elden düşürüp rakip takım için kendi defasında açık vermesiydi. Farklı bir skora gitme düşüncesi onlara çok şey kaybettirdi. Bana kalırsa Chelsea defansı oyun disiplininden hiç kopmadı ve harikaydı. Chelsea defansı derken bütün takımın kendi ceza sahası önünde yaptığı etten duvarı kastettiğimi biliyorsunuzdur sanırım. 
Maçta bir kırmızı kart, bir penaltı ve bir sürü sarı kart vardı. Hakem Cüneyt Çakır'ın almış olduğu birçok karar doğruydu ve çok güzel bir karşılaşma yönetti. Pozisyonlar tartışılır ama en dikkati çeken kırmızı kart ve penaltı pozisyonları haklı ve yerinde kararlardı. Nitekim karşılaşma böyleydi, esen kalın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder